Page 8 - VEGU_Haziran_2018
P. 8
Vergide Gündem
Ali Çakmak
“Nakdi sermaye artırımında indirim”
uygulamasında tereddüt edilen hususlar
Giriş
Ülkemizdeki şirketlerin bilançoları incelendiğinde, bu şirketlerin büyük bir çoğunluğunun
sermayeden ziyade kredi ağırlıklı bir bilançoya sahip olduğu görülmektedir. Özellikle
şirketlerin ödeme kapasitelerinin üzerinde borçlanmaları, ortakların geri alamama
endişesiyle, ortak oldukları şirketlere sermaye koymaması veya nakitlerini daha
çok vadeli mevduat ile gayrimenkul yatırımlarında değerlendirmesi ve şirketlerce
bankalardan alınan kredilere ilişkin faizlerin gider yazılabilmesi gibi çeşitli sebepler,
direkt ya da dolaylı yollarla şirketlerin net çalışma sermayesini yetersiz hale getirmekte
ve bu durum da şirketleri daha fazla borçlanmaya itmektedir.
07.04.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6637 sayılı “Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 8’inci maddesi
ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun kurumlar vergisi matrahının tespitinde kurum
kazancından yapılacak diğer indirimlerin sayıldığı 10’uncu maddesine (ı) bendi eklenerek
nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin
nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden, Merkez Bankası tarafından ilgili yıl için en
son açıklanan bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık
ortalama faiz oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanacak tutarın %50’sinin, kurumlar
vergisi matrahından indirimine olanak sağlanmıştır.
Bununla birlikte, 30.06.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2015/7910
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Kanun’la belirlenmiş olan genel oranın (%50)
farklılaştırılmasına gidilmiştir. 04.03.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Seri
No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:9)
ile nakit sermaye artırımlarına teşvik getiren uygulamaya yön vermek adına çeşitli
düzenlemeler yapılmış ve son olarak, 05.08.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan
1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğ’inde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri
No:10) ile de sermaye avanslarının teşvik uygulamasından faydalanma şartlarına ilişkin
açıklamalarda bulunulmuştur.
Kanun ve buna ilişkin ikincil düzenlemelerin uygulamada bir takım tereddütlere yol
açtığı görülmekte olup, konuyla ilgili tereddüt edilen bazı önemli hususlara aşağıda yer
verilmiştir:
1. Bilanço içi kalemlerin birbiri içinde mahsubu şeklinde gerçekleştirilen sermaye
artırımları
Bilindiği üzere, 9 Seri No’lu Tebliğ’in “10.6.1 İndirimin Kapsamı” başlıklı bölümünde
yapılan açıklama ile bilanço içi kalemlerin birbiri içinde mahsubu şeklinde
gerçekleştirilen sermaye artışları, nakdi artış olarak kabul edilmemektedir. Hatırlanacağı
üzere kamuoyuna sunulan Tebliğ taslağında ortaklara olan borçların sermayeye
eklenmesi halinde faiz indiriminden faydalanamayacağı açıklanmış ve buna ilişkin
bir örnek verilmiş fakat söz konusu açıklama ile örneğe yayımlanan Tebliğ’de yer
verilmemiştir. Bu durum, ortaklara olan borcun sermayeye ilave edilmesiyle yapılacak
sermaye artırımının uygulamadan yararlanması konusunda mükellefler nezdinde
tereddütlere yol açmıştır.
8 Haziran 2018